Bu Blogda Ara

Sayfalar

20 Ağustos 2010

Ekomoni Tıkırında

Uzun zaman önceydi ... Hayata yeni atılmış ve bir işin ucundan tutturuyordum.
Daha doğrusu tutturmaya çalışıyordum :-((
Nereye kadar? Bilinmez.
Çünkü zaman geliyor Cumartesi günleri cebimiz beş kuruşsuz eve gittiğim günler çok olmuştu.
Bu sıkıntılı günlerde sayısız "Ekomoni Tıkırında" Hikayeleri ve Şiirleri Facebok'umda yazmışlıklarım vardır.

Bu sefer sizinle şarkının gerçeğini paylaşmak istiyorum, şarkının kendisini "Alkışlarla Yaşıyorum"da, güftesini de "Garaj"da buldum, huzurlarınızda Timur Selçuk:

Ekonomi Tıkırında

Ekonomi tıkırında
Ekonomi tıkırında
Kriz var kriz var bunalım var
Ekonomi tıkırında
Ekonomi tıkırında
İşveren zor durumda
İşçiyi bağrına basar
Reva mı bu efendim
Bunalım bundan doğar
Ekonomi tıkırında
Ekonomi tıkırında
Kriz var kriz var bunalım var
Ekonomi tıkırında
Ekonomi tıkırında
Demek ki ne yapmalı
Paradan at bir sıfır
Artsın öyle fiyatlar
İşçi fazla at gitsin
Ekonomi tıkırında
Ekonomi tıkırında
Kriz var kriz var bunalım var
Ekonomi tıkırında
Ekonomi tıkırında
İşsizlik pahalılık
Konjüktür enflasyon
Milletçe fedakarlık
Kriz bunalım derken
Bilançoya bir baktık
Bu yıl iki misli kar
Hayret şu işe bak sen
Nerden geldi bu karlar
Kime gitti bu karlar
Ekonomi tıkırında
Ekonomi tıkırında
Kriz var kriz var bunalım var
Ekonomi tıkırında
Ekonomi tıkırında
Kime gitti bu karlar
Aman kimse sormasın
Kim kazandı bu işten
Şişşşt
Aman kimse duymasın
Ekonomi tıkırnda
Ekonomi tıkırında
Oyna vatandaş oyna
Ekonomi tıkırında
Ekonomi tıkırında
Kriz var kriz var bunalım var

Timur Selçuk'un 1980li yıllarda "Ankara Sanat Tiyatrosu"nun "Nereye Payidar Nereye" adlı oyununda seslendirdiği, bir kaç zamandır ortalıkta dolaşan "Kriz Bizi Teğet Geçti" laf-ı güzafına mahsuben Açık Radyo tarafından yeniden keşfedilen, memleketimiz için "Asla Modası Geçmeyecek" kategorisinde olan şarkı.

17 Ağustos 2010

Sıcaktan Bunalmış Bir Yazı

Bugün yine konu yoktu, sıcak hava çok sıçak, sürekli terliyorum, midem acaip bozuk, ishal olmuşum :-((
Konu bugün de yoktu, ama yine Facebok'ta bu sefer başka bir arkadaşımın "Statue"sini gördüğüm dakkaya kadar:

"Acıdan Doğar İnsan, Aşktır İnsanı Yaratan"

Bu da başkaca bir doğru laf, bir kaç gün önceki yazıma da uygun olucak bir başlık, zaten sırf onun için aynı başlığı bugünkü yazım için kullandım :-)
En azından anlam bütünlüğü olurdu değil mi?

Her ne kadar bu aralar kalbim boş da olsa, bu boşluğu doldurabilicek birisi hayatımda olmasa da, her şeyden önemlisi böyle bir isteğim dahi olmasını şimdilik istemesem de, bazen aşk olmadı mıydı hayat bana hakkaten boş ve anlamsız geliyor.

Aşk olmasa hayat yaşanıcak gibi değil, çünkü en azından bir hedefiniz var, sevdiğiniz kişiye kendinizi beğendirebilmek ve onun için kendinize özen göstermek için aynanın karşısında ne kadar zaman harcıyorsunuzdur abaca?
-Bunu ben söyleyemem, çünkü ben benim, siz değilim-
Ama en az iki saat diyebilirim, zaten eksiği de makul değil.

Bu sefer fazlama bilgisayarlarınızı şişirmeden kısa kesecem, tek bir lafla:

"Aşk yaşadıklarından asla pişman olmamaktır, doğru veya yanlış"

Bir başka gün de bunu tartışırız, şimdilik bu konu burda kapandı.

16 Ağustos 2010

Haftaya Başlamak

Başladık yine işte ..
Pazartesi günleri artıkım sıradan bir hale gelen bir sendrom bizi bekliyor :-((
Beklerken bize keşke iki püsküt ve bir damacana su getirse ya?
Getirmeez ... Getiremez.
Çünkü o bekler, biz bir yerden geliyoruz, tatilden ...
Ama iyi ama kötü geçmiş olan bir hafta sonu tatilinden.

Fransa'da insanlar ne diyor?
"Canımı al, Weekendimi alma!"

Çünkü onlar için hafta sonları kutlu bir zaman dilimi, onlar için o kadar çok değerli ki, çalışarak harcamak işlerine gelmiyor ... Ya burda?
Utanmasalar Çarşıyı Pazarları da açıcaklar, sanki çok matah iş varmış gibi?
Dükkanlar ağızlarına kadar müşteri kaynıyormuş gibi?
Her müşteri de kilo kilo altın alıyormuş gibi?
(Diye duydum)
Ne kadar aslı var fotokopisi yok bilmiyorum :-))
İşin tuhafı bilmek de istemiyorum.
Çünkü açıcak bile olsalar zaten Cumartesilerim gitmiş, Pazarlarımı da kaptırmam onlara.