Bu Blogda Ara

Sayfalar

23 Şubat 2013

Gecelerim

Uzun zaman oldu şöyle geceleri adam gibi uyuyabilmek ...
Bilgisayar dedik, bizi iyiden iyiye kendisine hapsetti =(((
Telefon da akıllı, e ne anladım ben bu hayattan?


Biri olsa da hayatımda beni şu tutsaklıktan kurtarabilse ... Gerçi sanal muhabbetten şikâyetçi değilim ama gerçeğinin yerini hiç ama hiç tutmuyor ...


Bazen düşünüyorum da, bir gün olaylar buralara kadar gelecek ondan korkuyorum.
Nerede kaldı ilişkiler, sevgiler, duygular?
Hepsi birer makine oldu.
Sadece bilgisayarlardan sevgili bulmaya odaklanmışız, çevremizdeki gerçek sevgileri göremiyoruz.


Bakın artık yakında çocukları da böyle yapacağız gibi bir his doğdu içime.


Ne dersiniz, bunun da yaklaşması yakın mıdır?

İnadına Gülümse Hayata

Biraz önce bir arkadaşım Sayın Peter Petrovski'nin attığı Tweet'teki resmi sizlerle paylaşmak istiyorum, son zamanlarda ağlamaktan şişen gözlerimize karşılık gamzelerimiz iyice ortaya çıkması için ...


Biraz kendinizi biraz iyi hissetsemeniz ve hayata inadına gülümseyebilmeniz için.
Emin olun hayat hiç kafayı takacak kadar zor değil, bir şekilde devam ediyor, siz gülseniz de ağlasanız da.
Değmiyor anlayacağınız.

Taksi Zammı

Maaşlara ve Asgari Ücrete her yıl düzenli olarak belli bir oranda zam yapılır herkesin malumu ... Her ne kadar bana yapılmıyorsa bile başkalarına yapılıyor ya bu da bana yeter.
Fakat çalışanlara yapılırken esirgenen ve elleri titreten zam, başka kâlemlere yapıldığında hiç ama hiç titretilmeden yapılır. Mesela taksiler.

Asgari ücrete geçenlerde yapılan zammın iki katı, yani 8% zam geldi bu sabah.

Ben taksicilerin emeklerine saygım sonsuz, akaryakıt fiyatları her gün artıyor, her bir dakikası para yazıyor, belki de bu zam az bile.
Ama madem taksiye 8% yapacaksanız, neden asgari ücrete 4% verirken elleriniz titrer?

Efenim, zamdan sonraki yeni ücretler berveçhiatidir:

Taksimetre açılışı, yani hoş geldin parası : 2.95 (2.70)
Gidilen her kilometre başı : 1.83 (1.73)
Bekleme ücreti : 0.30 (0.27)

Bu yeni tarifede en önemli değişiklik ilk beş dakika bekleme ücretsizlik uygulaması kaldırıldı, artık trafik sıkışırsa ve sür'at on kilometreye kadar düşerse her bir dakikası için otuz kuruş tahakkuk edecek.

Ne diyelim, hayırlı uğurlu ve bereketli olsun müstemlekemize. Sırada dolmuş fiyatları da var zam gelecek ...
Ne diyoruz biz?
Ekonomi Tıkırında!

21 Şubat 2013

Kağıt Heykel

Akşam vakti ... Geze geze Beyoğlu'ya gelmişim, Starbaks'ta oturuyor ve kahve içiyorum, ama buradakinde nedense Türk Kahvesi yok, makineleri arızalı.
Fazlasını diğer blogumda arz edeceğim ama size kısaca bir şeyden bahsetmek istiyorum:


Karşımda iki tane delikanlı, şu bardakların sıcakken tutacakları var ya, onlardan birer heykel yapmaya başlamasınlar mı?
Gelişmiş sanatlar varmış da haberimiz yokmuş, demek ki müstemlekemiz sanatçı kaynıyor.


İşte burada da yaptıkarı sanatı göstermek istiyorum.
Biraz şaşırmadım dersem yalan söylemiş olurum size =)))


Hayatta ne dememeli, biraz etrafa bakınca İstanbul gibi yerde yazabilecek bir çok şey bulabilirsiniz, sadece biraz cesaret lâzım.

Tweet'ler Artık Kısalıyor

Buyurun arkadaşlar buradan yakın.
Şimdi ölür müsün öldürür müsün?

Biz "Yüzkırk Karakter" yetmiyor, "İkiyüzellialtı"ya çıkması lâzım diye bas bas bağıralım, Twitter'in adı anılması günah olan bazı sözcüklerle anmak istediğim sahibi "Sevgili (!) Jack Dorsey" Tweet'lerin boyunu "Yüzonyedi" karaktere indirivereceğini söyledi. Biz uzatmaya bakalım, adam kısaltmaya ...
Sanırım kendisi annesiyle anılmayı çok istiyor, biz de anarız o zaman, madem o da istiyor, değil mi ama?


Haydi bayanlar baylar, Twitter'i protesto ediyoruz.
Ne yapıyormuşuz?
Protesto ediyormuşuz.
Şimdilik ama. Daha ileride başka türlü eylemlerle buluşuruz.

Bu yazım da Twitter Yönetimi'ne bir İhtardır!